MAKALELER / ANTEP FISTIĞI DİP KURDU | NEDİR | ZARARLILARLA MÜCADELE | İNSEKTİSİT
HASTALIKLARI VE BELİRTİLERİ
Erginleri siyah renkte, gri veya beyaz noktalı zemin üzerinde siyah, çeşitli kabarık desenlidir. Kın kanatlarının üzeri çeşitli şekilde beyaz çukurcuklarla desenli olup, üst kanatları bir iğnenin kolayca batırılamayacağı kadar serttir.
Sıcak ve güneşli havalarda gürültü İle düz bir hat üzerinde uçar. Erginlerine çoğunlukla gövde ve kök boğazında rastlanır. Yaklaşıldığında ağacın veya dalın ekseni etrafında dönerek saklanmaya çalışır, yakalanacağı anda bacaklarını vücut altına çekerek kendini toprağa atar ve ölü taklidi yapar, kuru yapraklar ve otlar arasında hareketsiz olarak gizlenir.
Erginlerin eni 12-16 mm, boyu 2939 mm olup, dişiler erkeklerden daha büyüktür.
Yumurtaları ortalama 0.5-1.0 mm eninde, 1.0-1.9 mm boyunda ve oval şekillidir.
Yumurtadan yeni çıkan larva 2.4?3.1 mm, son dönem larva ise 60.2-80.6 mm boyundadır. Larva genellikle sarımsı renkte 13 segmentli ve yassıdır. Baş, protoraksa derince sokulmuş, protoraks yassı ve diğer segmentlerden çok daha geniştir. Genç larva çok tüylü olup birinci gömlekten sonra tüyler kaybolur. Pupaları, 12.5-16.5 mm eninde ve 30.4-39.2 mm boyunda olup oval şekilde ve çok muntazamdır.
Ergin dişi yumurtalarını tek tek veya 5-10 ve daha büyük gruplar halinde kökboğazına yakın ağaç gövdesindeki çatlaklara, kabuk aralarına, aşı gözlerine veya yine kökboğazı civarındaki toprağa bırakır. Yeni bırakılan yumurtalar yumuşak ve sarı renkte olup, daha sonra hava temasında sertleşerek süt beyazı rengini alır.
Köklerde beslenerek olgunlaşan larvalar, kökboğazında pupa olur. Ergin çıkışı temmuz ayında başlar kasım ayına kadar devam eder. En fazla ergin çıkışı ağustos ayında olur. Kışı ağaç kovuklarında, yaprak altında, toprakta ve kayaların taşların
altında hareketsiz olarak geçiren erginler; ilkbaharda aşı gözü ve taze sürgünlerde oburca beslenip, sıcaklık 25-26°C,nin üstüne çıktığında çiftleşirler ve yumurta bırakırlar. Bir önceki yıla ait erginler bir sonraki yılın mayıs ayının 2 haftasından itibaren yumurta koymaya başlar.
Aynı yılın erginleri ise temmuz ortalarından itibaren yumurta koymaya başlarlar. En çok yumurta temmuz ayında bırakılır. Bir dişi 2000'den fazla yumurta bırakabilmektedir. Yumurtalar sıcaklığa bağlı olarak mayıs ayında 16 günde açılırken ağustos ayında bırakılan yumurtalar 6 günde açılmaktadır. 28°C,de 12 gün sonra açılır. Çıkan larvalar 3 mm boyunda ve çok tüylüdür. Bu tüylerin yardımı ile toprak içinde hızla hareket ederek köke girerler. Çok nemli toprakta larvanın hareket etmesi ve köke girmesi daha güçtür. Köke giren larva kök kabuğunun altında kambiyum tabakası ile beslenip büyür. Larva süresi kış ve yaz dönemine rastlamasına göre 4.5 ile 11 ay arasındadır. Kök boğazında pupa olur ve pupa dönemi bir ay kadardır. İki yılda 1 döl verir.
DAVRANIŞLARI
Kök kabuklarının altında, larva ve larva zararının olması; ağaçların kök boğazında veya kök boğazının civarında toprakta oval şekilde deliklerin görülmesi; ağaç altlarında sap dibinden yenmiş taze yaprakların bulunması; aşı gözlerinin veya taze sürgünlerin kemirilmiş olması, bu zararlının varlığını gösterir.
Erginler, konukçusu oldukları bitkilerin yaprak saplarını, yapraklarını çok ender olarak da meyve saplarını yiyerek beslenirler.
Genç larva daima toprak yüzeyinden aşağıda, kök kabuğunun altında bulunur ve kambiyum tabakasını kemirir. Larva kök kabuğu altında galeriler açar, bitkinin beslenmesine engel olur, galerilerin içi pislik ve talaş ile doludur.
Herhangi bir nedenle susuzluk çeken, bakımsız, strese girmiş ağaçlarda büyük ölçüde zarar verir. Ağaçlarda önce büyüme durur, sonra larva sayısının çoğalması ile gittikçe artan bir zayıftık ve sonunda ölüm görülür. Fidanlar çok çabuk, diğer ağaçlar ise 2-5 sene içinde kururlar.
KÜLTÜREL MÜCADELE
- Ağaç altlarında erginlerin kolayca saklanabileceği yüksek boylu ot, çalı vs. bulundurulmamalıdır.
- Su ve gübrelemeye dikkat edilerek ağaçlar kuvvetli bulundurulmalıdır.
- Bahçede sürüm işlemi yapılırken ağaçların köklerine zarar verilmemeli, taç iz düşümüne yaklaşılmamalı.
İLAÇLA MÜCADELE
Bu zararlı için önerilen ilaçlardan biri ile ağaçların 1 m yüksekliğe kadar olan gövdeleri ve 1 m çaplı daire içinde kalan kök boğazı civarında toprak yüzeyi ilaçlanmalıdır. İlaçlar daima su ve çapadan sonra toprak yüzeyi kurumaya başladığı dönemde ve özellikle günün serin saatlerinde yapılmalıdır. Aşılı ağaçlarda aşı ve civarı mutlaka ilaçlanmalıdır.
İLAÇLAMA
Kimyasal mücadeleye karar vermek için ağaçta zarar ve zararlının görülmüş olması gerekir. Bu nedenle; ağaçlarda mayısın ilk haftasından başlayarak ergin çıkışı gözlenmelidir. Ağaç altlarında sap dibinden yenmiş taze yaprakların bulunması, aşı gözlerinin veya taze sürgünlerin kemirilmiş olması, zararlının varlığını gösterir. Böyle ağaçlarda ergin görüldüğünde veya bu ağaçların kökboğazları açılarak incelendiğinde larvalara rastlanırsa mücadelesine karar verilir.
Kimyasal mücadele mayıs ayının 15-20 si arası erginler yumurta bırakmadan yapılmalıdır. Bir diğer ilaçlama ise temmuz ayının 15 inden itibaren 20 gün ara ile 2 defa yapılması erginlere karşı yapılacak mücadelede popülâsyonu düşürecektir.
KİMYASAL GÜBRELER ve ORGANİK GÜBRELER ÜRETİMİ
düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında
ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ
veya
KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ
formül içeriği bakımından sizlere yeterli olabilir.
KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ ve ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ içerisinde yüzlerce organik ve kimyasal gübrelere ait, İMALAT FORMÜLLERİ ve ÜRETİM YÖNTEMLERİ mevcuttur. Bu ansiklopediler içerisindeki kimyasal ve organik gübreleri, hiçbir teknik makina kullanmadan ve hiçbir teknik destek almadan tekbaşınıza imal edebilirsiniz.
GÜBRE ÜRETİMLERİ
VE
İMALAT FORMÜLLERİ
Herhangi bir organik gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİiçerisinde yüzlerce organik gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.
Herhangi bir kimyasal gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ içerisinde yüzlerce kimyasal gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.
Organik ve kimyasal gübrelerde kullanılan hammaddelerin fiziksel ve kimyasal özellikleri,kimyasal formülleri, nerede ve nasıl kullanıldığı ve ne içerisinde çözündüğüne ait, geniş bilgi ve kaynağı TARIM HAMMADDELERİ ANSİKLOPEDİSİ içerisinde bulabilirsiniz.
ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ ve KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ herkesin çok kolay anlayabileceği ve herkesin çok rahat kullanabileceği sade bir dille yazılmıştır.Bu ansiklopediler yardımı ile kendi gübrenizi kendiniz üretebilir veya gübre üretiminde mevcut işlerinizi geliştirmede sizlere yol gösterici olabilir.
PROPER KİMYA