MAKALELER / ASMA YAPRAK KIVRILMA VİRÜSLERİ | ZARARLARI | NEDEN OLDUĞU HASTALIKLAR | MÜCADELESİ
ÖZELLİKLERİ
Yaprak kıvrılma virüslerinin partikül uzunlukları 1400-2200 nm'dir. Bugüne kadar toplam 7 tip bu grup altında yer almaktadır. Floemde bulunan birçok klosterovirüsün ayrı ayrı ya da çeşitli kombinasyonlarda bulunuşu, yaprak kıvrılma hastalığı belirtilerinin ortaya çıkmasında yeterlidir.
Hastalığın yayılışı, bulaşık aşı kalemi ve virüsü latent olarak taşıyan Amerikan asma anaçlarının kullanımı ile olmaktadır. Ayrıca, unlubitlerden Pianococcus fıcus, yaprak kıvrılma hastalığının GLRaV-3'ün vektörüdür.
BELİRTİLERİ
Bu hastalık bağlarda yelpaze yaprak virüs hastalığından sonra en fazla ekonomik öneme sahip virüs hastalığıdır. Bağlarda görülen en tehlikeli virüs hastalıklarından biri olup, dünyada bağ yetiştirilen bütün ülkelerde yaygın olarak bulunur.
Hastalığın en bariz belirtileri, büyüme mevsiminin sonuna doğru görülebilmektedir. İklim koşullarına bağlı olarak haziran veya temmuz başlarından itibaren kırmızı üzüm çeşitlerinin yaşlı yapraklarında kırmızımsı lekeler gelişir. Bu lekeler genişler ve birleşir, yaz sonunda veya sonbaharda kırmızımsı ve sarımsı renk, yaprak ayasının tamamını kapladığı halde, ana damarlar yeşil olarak kalır. Kırmızı ve beyaz üzüm çeşitlerinin her ikisinde de yaprak ayası kalınlaşır, kırılganlaşır ve aşağı doğru kıvrılır. Bu belirtiler mevsim sonunda sürgün ucuna doğru yayılır. Hastalık çoğu durumlarda, kırmızı üzüm çeşitlerinde haziran-temmuzdan sonbahara kadar arazideki belirtiler incelenerek tanılanabilir.
Sultani çekirdeksiz ve parmak gibi beyaz üzüm çeşitlerinde virüs, yapraklarda hafifçe sararma gösterir.
Hastalıklı asmalarda genel bodurluk ve gelişme durgunluğu hemen göze çarpar. Bulaşık asmalarda meyve salkımları çok kısadır. Üzümler geç ve düzensiz olgunlaşır. Sağlıklı asmaların meyveleri olgun renklerini aldığı halde, hastalıklı asmaların meyveleri yeşil ve beyazımsı kalır. Hastalık amerikan asma anaçlarında belirti oluşturmamasına rağmen gelişmeleri zayıflatır.
Bu hastalık, meyve verimini % 10-70 oranında azaltabildiği gibi, şeker oranını da düşürür.
Aşı tutumu ve sürgünlerin köklenme yeteneği azalır ve soğuk zararına duyarlılık artar.
Cardinal ve Emperor gibi çeşitler renk kaybından dolayı pazar değerini kaybeder. Şarabın kalitesinde azalma olur.
Ülkemizde bağ üretimi yapılan hemen her bölgede saptanmıştır. En yaygın tiplerinin GLRaV-1 ve 3 olduğu tespit edilmiş olup, Orta Anadolu Bölgesinde yaygınlığı %20'dir.
KÜLTÜREL MÜCADELE YÖNTEMİ
- Virüsten ari sertifikalı fidan kullanılmalıdır.
- Hastalıklı anaç ve asmalar derhal sökülmelidir.
- Vektörü olan unlubitlere karşı mücadele, "Bağda Unlubit Zirai Mücadele Teknik Talimatı"na göre yapılmalıdır .
- Hastalığa karşı tolerant çeşitler kullanılmalıdır.
TARIMSAL İLAÇLAMA İLE MÜCADESİ
- Vektörü olan unlubitlere karşı mücadele, "Bağda Unlubit Zirai Mücadele Teknik Talimatı"na göre yapılmalıdır .