MAKALELER / ELMA GÖVDE KURDU ZARARLILARI VE MÜCADELE YÖNTEMLERİ


 

 

 

HASTALIK BELİRTİLERİ VE ÖZELLİKLERİ

Kelebekleri küçük, koyu lacivert-siyah renkte olup saydam olan kanatlarıyla arıya benzerler.
Baş koyu siyah renktedir. Antenler ip şeklinde olup vücut rengindedir. Prothorax'ın her iki yanında, altta turuncu renkte iki leke vardır. Bacaklar lacivert renktedir. Ön ve arka kanatların kenarları uç kısımda daha geniş olarak koyu lacivert-siyah pullarla kaplanmıştır. Ayrıca orta kısımdaki dikine bir bantla iki saydam bölüme ayrılmışlardır. Kanat dişilerde 20-25 mm, erkeklerde ise 16-19 mm' dir. Abdomen her iki eşeyde koyu lacivert-siyah renkte olup 4'üncü segment turuncu renktedir. Dişide erkeğe göre daha kalın olan abdomenin ucundaki kıl demeti de daha geniş ve yanlara doğru çok yayılmış durumdadır.
Yumurta kirli sarı, altınımsı renkte, oval şekilde olup üzeri çeşitli boyutlarda olan altıgenlerin meydana getirdiği desenle kaplıdır. Ortalama 0.6-0.8 mm boyundadır. Yumurtadan ilk çıkan larvalar sarımsı pembe renkte olup 1.2-1.8 mm' dir. Olgunlaşmış larva ise 16-24 mm uzunluğunda olup pembeye kaçan açık kahverengi-krem renklidir. Baş kahve renkli ve ağız parçalan iyi gelişmiştir. Her kabartıdan açık kahve renginde kıllar çıkar. Bu kıllar kahverenginde olan son abdomen segmentin de daha uzundur.
Pupa kahverengi-lacivert renkte ve metal parıltılı, baş, anten ve kanat kaideleri daha koyu olup 4'üncü segment turuncu renktedir. Pupa'nın sonunda yan yana getirilmiş 2 böbrek şeklinde anüs deliği ve bunun etrafında da üçgen şeklinde koyu kahve renkli 8 adet çok iyi gelişmiş dikenimsi çıkıntı vardır. Pupa uzunluğu 10-11 mm ?dir.
Kışı; konukçu meyve ağacının gövde ve kalın dallarının kabuk altlarında, beslendikleri yerde, diyapoz halinde çeşitli larva dönemlerinde geçirirler. İlkbahar (mart-mayıs) hava sıcaklığı 8 °C' nin üstüne çıkınca, aktif hale geçen larvalar zararını en çok bu dönemde yaparlar. Nisan-haziran ayından itibaren açtıkları oyuklarda kabuk yüzeyine yakın olarak, kokon içinde, pupa olurlar. Pupa dönemi 8-20 gündür. Kelebekler çıkarken pupa gömleğini beraberinde sürüklediğinden ergin çıkan galerilerde, yarısı galeri dışına çıkmış pupa gömlekleri görülür.
Ergin çıkışları iklim koşullarına bağlı olarak nisanın son haftasından eylül sonuna kadar devam eder (Orta Anadolu Bölgesinde mayıs sonu-eylül başı). Genellikle çıktıkları gün sabahleyin çiftleşirler. Çıkıştan 4-6 gün sonra gövde ve kalın dallarda çatlak ve yaralı yerlere tek tek yumurta bırakırlar. Bir dişi 13-125 adet yumurta bırakır. Yumurtalardan 8-15 gün sonra çıkan larvalar dikine açtıkları 2-3 mm derinliğindeki delikten kabuk altına girerek beslenmeğe başlar. Beslenmeleri esnasında 10 cm. kadar uzunluğunda ve 5-10 mm genişlikte kanallar oluştururlar. Her kanalda bir larva bulunur. Kanalların içi talaş ve larva pislikleriyle karışık ekşimsi hoş olmayan kokuda kırmızımsı kahve renkli bir sıvı ile doludur. Giriş delikleri topuzlu iğne başı kadar olup ağız kısımlarında larvanın çıkardığı talaş ve pislikler bulunur ve delik çevresi yumuşak olup kahverengi görünüşlüdür. Larvaların faaliyetleri sonbahar sonuna kadar (aralık sonu) devam etmektedir. Uygun iklim koşullarında (sonbaharın uzun ve ılık sürmesi) bu faaliyet ocak ortalarına kadar sürebilir. Bu aydan itibaren larvalar açtıkları galeriler içinde,
diyapoz haline geçip, kıvrık ve hareketsiz olarak kışı geçirirler. Larvaların gelişme süresi 2.5-11 ay kadar sürmektedir.

 

HAREKETLERİ

Larvalar, elma ağaçlarının özellikle gövde ve kalın dallarının kambiyum kısmında beslenerek zarara neden olurlar. Bitkinin bu kısımlarında gözle görülebilen elips şeklinde kanallar açarlar. Bu kanallar birleşerek özsuyu ileten sistemi zarara uğratırlar. Böylece ağaçların hayati faaliyetlerinin azalmasına, gelişmelerinin yavaşlamasına, bunun sonucu olarak da yaprakların küçülmesine, sararıp dökülmesine, meyvelerin küçük, şekilsiz, tatsız ve kalitesiz olmasına, hatta larva zararının yoğun olduğu ağaçların kurumasına neden olurlar.
Türkiye'de elmacılık yapılan her yerde vardır.

 

 KÜLTÜREL MÜCADELE

Su tutan bahçelerde drenaj yapılmalı meyve bahçelerinde ağaçların daha iyi gelişmelerini sağlayan dolayısıyla çeşitli zararlı ve hastalıklara karşı daha dayanıklı olmalarına yardımcı olan tüm kültürel işlemlerin (sulama, gübreleme, budama, sürme v.b. ) tam ve zamanında yapılmasına, budama, sürme gibi işlemler sırasında ağaçları yaralamamaya özen gösterilmelidir.
Kabuklardaki larvalar kış döneminde bıçakla temizlenmeli ve bu işlemler sırasında açılan yaralar macunla kapatılmalıdır. Çok zarar görmüş dallar budama zamanı kesilmeli ve ergin çıkışından önce bu dallar yakılarak imha edilmelidir.
Bu zararlının mücadelesinde cezp edici tuzak sistemleri kullanılarak kitlesel tuzaklama ile biyoteknik mücadele de yapılabilmektedir. Orta Anadolu Bölgesinde 5 ağaca 1 adet pekmezli besi tuzağı ( 1 litre karışım için : 5 kısım su(+). 1 kısım pekmez(+), 2-3 gr ekmek mayası) asılarak üst üste en az 2 yıl kitlesel tuzaklama yapılmalıdır.
Tuzaklar Mayıs ayında yerden 1-2 m yükseğe gövdeye yakın asılır. Haftalık kontrollerle yakalanan kelebekler ve diğer böcekler tuzaklardan uzaklaştırılır ve pekmezli karışım tuzak kabının 3/4'üne kadar dolacak şekilde yeni hazırlanmış karışım ile tamamlanır. Eylül sonuna kadar tuzaklar bahçede bırakılır.

 

 ZİRAİ İLAÇ KULLANILARAK MÜCADELE

İlaçlamada özellikle gövde ve kalın dalların iyice ilaçlanmasına özen gösterilmelidir. Ağaçlarda başka zararlılar yoksa ilaçlama sadece gövde ve kalın dallarda yapılmalıdır.

 

 TARIM İLAÇLARI VE İLAÇLAMA ZAMANI

Mücadelenin gerekli olup olmadığını saptamak için; mart - nisan aylarında bir bahçede en az 20 ağaç kontrol edilir ve bir ağaçta ortalama 5 adetten fazla canlı larva saptanırsa ilaçlama gerekir.
İlk ilaçlama zamanı ise yumurta inficarına veya ilk ergin çıkışına göre saptanır.
a- Yumurta açılışına göre ilaçlamayı başlatmak
Zararlı ile bulaşık kalın dallar kesilerek veya bulaşık budama artıkları bir bahçede ilkbaharda tel kültür kafeslere alınır. Bu kültür kafeslerinden çıkan veya doğadan toplanan mevsimin ilk erginleri bahçede kalın elma dalına geçirilmiş tülbent kafeslere verilir. Erginlerin beslenmesi için kültür kafeslerine pamuğa emdirilmiş % 10'luk şekerli su konur. Tülbent kafesteki dala bırakılan yumurtalarda ilk inticar görülünce veya larva giriş delikleri görülünce ilaçlama başlatılır, 20'şer gün ara ile 2 ilaçlama daha yapılır.
b- İlk ergin çıkışlarına göre ilk ilaçlamayı başlatmak
İlk ergin çıkışları boş pupa gömleklerini sayarak veya yöreyi temsil edebilecek nitelikte olan elma bahçelerine asılan besi veya eşeysel çekici tuzaklar ile saptanır. Besi tuzakları olarak şaraplı ( 1 litre için; 2/3 şarap + 1/3 su + 20-30 g seker + 2 yemek kaşığı sirke) veya pekmezli (1 litre için; 5 kısım su + 1 kısım pekmez + 2-3 g ekmek mayası ) karışımlardan biri kullanılabilir. Ergin uçuş süresinin saptanmadığı yörelerde kelebek uçuşu sona erinceye dek tuzaklarda sayımlara devam edilmelidir. Tuzak kontrolleri, ilk kelebek yakalanana dek haftada 2, daha sonra l kez olmak üzere yapılmalıdır. Tuzaklarda ilk ergin yakalanışından 15-20 gün sonra ilk ilaçlama yapılmalı; bunu takiben 20'şer gün aralar ile 2. ve 3. ilaçlamalar uygulanmalıdır.


İlaç Detayları :

Etken Madde Formülasyon Miktar
Azinphos Methyl 230 g/l EC 200 ml
Chlorpyrifos Ethyl 480 g/l EC 125 ml
Dichlorvos 550 g/l EC 200 ml
Endosulfan 360 g/l - %32,9 EC 150 ml - g
Methidathion 426 g/l EC 125 ml

 


 

GÜBRE ÜRETİMLERİ

VE

İMALAT FORMÜLLERİ


ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ

Herhangi bir organik gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİiçerisinde yüzlerce organik gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.

KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ

Herhangi bir kimyasal gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında KİMYASAL  GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ içerisinde yüzlerce kimyasal gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.


TARIM HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ

Organik ve kimyasal gübrelerde kullanılan hammaddelerin fiziksel ve kimyasal özellikleri,kimyasal formülleri, nerede ve nasıl kullanıldığı ve ne içerisinde çözündüğüne ait, geniş bilgi ve kaynağı TARIM HAMMADDELERİ ANSİKLOPEDİSİ içerisinde bulabilirsiniz.


ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ ve KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ herkesin çok kolay anlayabileceği ve herkesin çok rahat kullanabileceği sade bir dille yazılmıştır.Bu ansiklopediler yardımı ile kendi gübrenizi kendiniz üretebilir veya gübre üretiminde mevcut işlerinizi geliştirmede sizlere yol gösterici olabilir.

 

 

ANSİKLOPEDİLER...VİDEOLARI




 




 

PROPER KİMYA