MAKALELER / SERALARDA TRİPSLER | SEBZELERE VERDİĞİ ZARARLAR | MÜCADELE YÖNTEMLERİ
ÖZELLİKLERİ
Ergin açık sarı veya sarımsı esmer renkli, genelde 0.5-2 mm boyunda, dar ve silindir vücutludur. Ovipozitör aşağı doğru kıvrıktır. Kanatları kirpik şeklinde saçaklara sahiptir. Bu nedenle kirpik kanatlılar denir. Erkekler nadiren görülür. Dişiler erkeklerden daha büyüktür.
Yumurta böbrek şeklinde, beyazımsı sarı ve 0.25 mm boyundadır.
Larva ergine benzer. Birinci dönem larva 0.6 mm boyunda; açık sarı bazen beyaz renktedir. Başı büyük ve gözleri kırmızıdır. İkinci dönem larva 0.7-0.8 mm boyunda açık sarıdan açık yeşile kadar değişen renktedir. İkinci dönem larvanın sonunda hareketsiz olan prepupa dönemini geçirir.
Prepupa döneminde kanat izleri belirir. Pupa döneminde kanatları ve antenleri biraz daha gelişmiş olur.
Ergin ve larvalar yaprağın alt yüzünde bulunur ve oldukça hareketlidirler. Dişi yumurtasını koymadan önce bitki dokusunda ovipozitörüyle bir delik açar ve İçine yumurtasını koyar. Yumurta daha çok yaprak, çiçek yaprağı gibi daha yumuşak olan dokuya bırakılır. Türlere göre değişmekler birlikte yumurtalar 4-10 günde açılır. Larvalar yumurtadan çıkar çıkmaz yaprağın alt yüzünde beslenir ve oldukça hareketlidir. İkinci larva döneminin sonunda kendini yere atar, toprakta bulunan doğal çatlaklardan içeriye girerek 15 mm derinlikte veya nemli yerlerde prepupa ve pupa dönemini geçirir.
T.tabaci eşeysiz olarak çoğalır. Yaşaması için en uygun sıcaklık 25°Ctır. Bİr dişi yaşamı boyunca 70-100 yumurta bırakır. Bir dölünü sıcaklığa bağlı olarak 14-30 gün arasında tamamlar. Yılda 3-10 döl verir.
F.Occidental'is''in üremesi en fazla 30°C'de olur, 35°C'de gelişme olmaz. En uygun sıcaklık olan 25°C'de dört gün içinde popülasyon yoğunluğu ikiye katlanır. Üreme şekli hem seksüel hem aseksüeldir. Çiftleşen dişilerden 1/3 oranında erkek birey meydana gelir. Çiftleşmeyen dişiler erkek birey oluştururlar. Dişi yaşamı boyunca 150-300 yumurta bırakır. Yılda en fazla 15 döl verir.
F.occidentalis bitkinin her tarafında görülmekle birlikte özellikle büyüme noktasında, tomurcuk ve çiçekte bulunur.
T.tabaci ise bitkinin her tarafında özellikle yaprak altında bulunur. Sabah erken saatlerde çok hareketlidir.
Çiçek tripsi aktif olarak iki larva dönemi geçirir. Birinci dönem larva bitki dokusundan çıkar çıkmaz beslenmeye başlar, ikinci dönem larva çok aktiftir ve beslenmek için kapalı yerleri arar. Prepupa dönemlerinde hareketsizdir ve beslenemez. Genellikle toprakta, bazen de çiçekte pupa olur.
Ergin çıkışları sıcaklığa bağlı olarak genellikle 2-9 gün sonradır. Yeni çıkan ergin dişi ilk 24 saat hareketsizdir. Ergin olduktan 72 saat sonra yumurta bırakmaya başlar ve yaşamı boyunca aralıklı olarak devam eder. Bir dişi yaşamı boyunca yaprak ve çiçeklerin parankima hücrelerine 30-150 yumurta bırakabilir. Ergin dişi 40-90 gün yaşayabilir, erkek birey daha kısa ömürlüdür. Döllemsiz yumurtadan erkekler çıkar. Kışı genellikle ergin dönemde geçirir.
Ülkemizin soğuk bölgelerinde kışı, bitki saplan içinde, kuru otlar arasında, bitki kökleri etrafında, çeşitli bitki artıkları, toprak vc ağaç kabukları altında, ergin, prepupa veya pupa dönemlerinde geçirir. Güney bölgelerde veya seralarda yıl boyunca yaşamını sürdürür. Ege Bölgesi'nde şubat veya mart ayından itibaren erginler tarlalarda görülmeye başlar.
DAVRANIŞLARI
Ergin ve larvaları bitkilerin yaprak, sap ve meyvelerin epİdermis tabakasını ağız parçaları ile yırtıp veya zedeleyerek çıkan öz suyu emer. Tripsin beslendiği bölgedeki hücreler Ölür ve yaprakta boşalmış hücre boşluklarının hava ile dolmasıyla beyaz gümüşi renkte lekeler oluşur (Şekil 144).
Bu arada klorofil hücrelerini de tahrip ederek yaprakların özümleme yapma kapasitesini düşürür. Yapraklar gevrekleşir, kenarı kıvrılır, kırmızımsı yeşil bir renk alır. Meyve veya kapsüllerde beslenme sonucu gümüşi lekeler görülür ve meyve bozukluklarına neden olabilir. Ayrıca dışkılarıyla yaprak altında siyah lekeler meydana getirir.
Soğan tarlalarında yoğunluğun fazla olduğu durumda kuraklıktan dolayı kurumuş ve porsumuş gibi bir görünüm alır. Soğanlar gelişemez küçük kalır.
Tripslerin kurak mevsimde veya yerlerde zararı daha da artar.
T. tabaci bitkinin her yerinde beslenir ve zarar oluşturur. Beslenmesi sonucu oluşan gümüşi lekeler daha çok ana damar boyunca dikkati çeker.
F. occidentalis''in yapraktaki zararı T. tabacTye benzer, ancak aynı yoğunlukta zararı daha fazladır. Bu türün yoğunluğunun fazla olması halinde yapraklar dökülür. F. occidentalis özellikle büyüme noktası, tomurcuk ve çiçekte beslenir. Özellikle çiçeklerdeki yoğun beslenme sonucunda oluşan meyvelerde kalite sorunları ortaya çıkar. Dişilerin domates ve biber meyvelerinde yumurta bıraktıkları dokunun etrafında açık renkli hale oluşur, bu da meyvenin pazar değerini düşürür.
Tripsler virüs taşıyıcısı olmaları nedeniyle dolaylı olarak önemli ürün kayıpları meydana getirmektedirler. Bunlardan en önemlisi Domates lekeli solgunluk virüsü (Tomato spotted wilt virüs -TSWV)'dür. Bu virüs sıcak bölgelerde yaygındır.
Ülkemizde her iki tür de yaygın olarak bulunmaktadır.
KÜLTÜREL MÜCADELE METOTLARI
Kimyasal mücadelenin gereksiz ve aşırı şekilde yapılması doğal dengenin bozulmasına ve zararlı popülâsyonunun daha fazla artmasına sebep olmaktadır. Bu nedenle zararlının mücadelesinde başarılı sonuç almak için kimyasal mücadele dışındaki yöntemlere öncelik verilmelidir. Örtüaltı sebze yetiştiriciliğinde sarı yapışkan tuzak kullanımı trips popülasyonunu azaltmaktadır.
TARIMSAL İLAÇLAR İLE MÜCADELE
- Kültürel tedbir olarak zararlı ile bulaşık bitki artıkları imha edilmelidir.
- Toprak işlemesi ve yabancı ot mücadelesi yapılmalıdır.
- Seralarda küçük delikli tül ile havalandırma açıklıkları kapatılmalıdır.
Doğal düşmanlardan, özellikle Orius spp. biyolojik mücadele açısından önemlidir. Faydalıların korunması ve etkinliklerinin artırılması için gerekli önlemler alınmalıdır.
TARIM İLAÇLARI VE İLAÇLAMA ZAMANI
Küçük yapraklı bitkilerde bir dekarda tesadüfen 25 bitki ve her bitkiden 2'şer yaprak, büyük yapraklı bitkilerde ise 25 bitkiden Ter yaprak alınır ve binoküler altında trips ergin ve larvaları sayılır.
Yine her bitkiden tesadüfen alınan 2'şer çiçek, bir tepsi içinde beyaz bir kağıda silkelenerek alınır ve düşen trips larva ve erginleri sayılır.
Yaprak başına düşen trips sayısı (ergin+larva) küçük yapraklı bitkilerde 10, büyük yapraklı bitkilerde 20 adet ise mücadele yapılır.
Soğan yetiştiriciliğinde, bitki gelişmesinin orta dönemlerinde bitki başına ortalama 30 trips mücadele eşiğidir. Bu rakam genç bitkilerde daha az olup, bitkiler yaşlandıkça bu miktar yükselir. Bitki başına 50 tripsten fazla olduğunda bitkinin gelişmesi engellenmekte ve soğan yumrusu daha ufak olmaktadır. Bakımı sulaması iyi yapılan soğanlar, yüksek popülâsyonlara tolerans göstermektedirler.
Domates tarımı yapılan yerlerde, özellikle seracılıkta, Domates lekeli solgunluk virüsü (Tomato spotted wılt virüs -TSWV) problemi var ise ekonomik eşik dikkate alınmadan trips bulaşmasını önlemek üzere mücadele yapılır.
GÜBRE ÜRETİMLERİ
VE
İMALAT FORMÜLLERİ
Herhangi bir organik gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİiçerisinde yüzlerce organik gübrelerin ÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİ mevcuttur.
Herhangi bir kimyasal gübre üretimi düşünüldüğünde ve bu konuda kaynak arandığında KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ sizler için iyi bir gübre üretim kaynağı olabilir. KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ içerisinde yüzlerce kimyasal gübrelerinÜRETİM FORMÜLLERİ ve İMALAT TEKNİKLERİmevcuttur.
Organik ve kimyasal gübrelerde kullanılan hammaddelerin fiziksel ve kimyasal özellikleri,kimyasal formülleri, nerede ve nasıl kullanıldığı ve ne içerisinde çözündüğüne ait, geniş bilgi ve kaynağı TARIM HAMMADDELERİ ANSİKLOPEDİSİ içerisinde bulabilirsiniz.
ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ ve KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ herkesin çok kolay anlayabileceği ve herkesin çok rahat kullanabileceği sade bir dille yazılmıştır.Bu ansiklopediler yardımı ile kendi gübrenizi kendiniz üretebilir veya gübre üretiminde mevcut işlerinizi geliştirmede sizlere yol gösterici olabilir.
PROPER KİMYA